HIV ile yaşıyor olduğunuzu öğrendiğiniz andan itibaren aklınızı en çok meşgul eden sorulardan biri tedaviye nasıl ulaşacağınız olabilir. Özellikle tedavinin ücretine dair ve bunu nasıl karşılayacağınıza dair sorular bir an olsun zihninizden çıkmayabilir.
HIV tedavisi Türkiye’de sosyal güvence kapsamında tamamen ücretsizdir. Muayene, testler ve ilaçlar için ödemeniz gereken herhangi bir ücret bulunmuyor. Öğrencilik, emeklilik ya da aktif çalışma hayatınız üzerinden bir sosyal güvenceniz varsa, doğrudan en yakın eğitim araştırma ya da üniversite hastanesinin enfeksiyon hastalıkları bölümünden randevu alabilirsiniz.
Henüz bir sosyal güvenceniz yoksa, işinizden ayrıldıysanız, işsizlik sigortanız bitti ancak yeni bir işe başlayamadıysanız Genel Sağlık Sigortası kapsamına girerek tüm tedavinizi ücretsiz olarak almaya devam edebilirsiniz.
1 Nisan 2017 tarihinde yürürlüğe giren Torba Kanunda yer alan Genel Sağlık Sigortası düzenlemesine göre, GSS’den yararlanmak için en yakın Sosyal Güvenlik Kurumu Müdürlüğüne başvurarak aylık 53 TL pirimle sigortanızı başlatabilirsiniz. Aylık 53 TL sigorta primini ödeyemeyecek durumdaysanız eğer, Sosyal Güvenlik Kurumu Müdürlüğü’ne giderek bunu beyan etmeli ve size verilecek gelir tespit belgesiyle bağlı bulunduğunuz kaymakamlığın Sosyal Yardımlaşma Vakfı’na giderek gelir testi yaptırmalısınız. Beyanınız üzere yapılacak olan gelir testi sonucuna göre primleriniz devlet tarafından karşılanabilmektedir.
Genel Sağlık Sigortası’ndan yararlanan bireylerin, eğitim ve araştırma hastaneleri veya üniversite hastanelerinden yararlanırken sevk almaları gerekebilmektedir. Muayeneye gitmeden önce randevu aldığınız hastaneyi arayarak GSS’den faydalanan hastalardan sevk isteyip istemediklerini öğrenmenizi tavsiye ederiz. Hastanenizin sevk istemesi halinde herhangi bir devlet hastanesinin enfeksiyon hastalıklarından gideceğiniz eğitim araştırma hastanesi için sevk alabilirsiniz.
HIV enfeksiyonu takip ve tedavisi hemen hemen tüm eğitim araştırma hastaneleri ve üniversite hastanelerinde yapılmaktadır. Tedavi merkezinizi seçerken özellikle İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerde yaşıyorsanız ve şehrinizde bir den fazla merkez varsa sosyal yaşamınıza en yakın ve erişilebilir merkezi seçmenizi tavsiye ederiz. Unutmayın ki HIV enfeksiyonu kronik bir sağlık durumu ve düzenli takipleriniz olacak. İş ve sosyal yaşamınıza yakın bir merkez seçerek tedaviniz boyunca hastane kontrollerine giderken kendinize kolaylık sağlayabilirsiniz.
Tedavi ve takibin yapılmadığı bazı şehirlerde hekiminiz sizi en yakın ildeki tedavi merkezine yönlendirebilir. Böyle bir yönlendirme almadığınız da ya da doğrudan İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlere yönlendirildiyseniz size en yakın merkezi öğrenmek için derneğimizle temasa geçebilirsiniz.
HIV enfeksiyonu tedavisi Sağlık Bakanlığı’nın HIV / AIDS Tanı ve Tedavi Rehberi tarafından standardize edilmiş bir tedavidir. Tüm merkezlerde bu rehber ışığında takip ve tedavi yapılmakta ve tüm hekimler bu rehberin doğrultusunda işlem yapmaktadır.
Özel bir nedeniniz yoksa uzak illerden İstanbul, Ankara veya İzmir’e gitmek yerine size daha yakın merkezlerde aynı tedavi hizmetini alabilirsiniz.
Tedavi merkezinizi belirledikten sonra ilk yapmanız gereken poliklinikten randevu almak. Randevularınızı Alo 187 Merkezi Hastane Randevu Sisteminden veya www.mhrs.gov.tr internet sitesinden alabilirsiniz. Ege Üniversitesi HIV/AIDS Araştırma ve Uygulama Merkezi, Hacattepe Üniversitesi HIV/AIDS Tedavi ve Araştırma Merkezi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Klinik Mikrobiyoloji Polikliniği, Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Polikliniği gibi merkezler için randevu sisteminden randevu alamamanız halinde merkezleri telefonla arayabilirsiniz.
İlk başvurunuzda hekiminiz sizden detaylı tıbbi öykünüzü alacak ve bir dizi test isteyecektir. İstenen tetkiklerin miktarını göz önünde tutarak lütfen moralinizi bozmayın. Bu ilk aşama hekiminizin sizi tanıma ve fizyolojik sağlığınıza dair detaylı bilgiyi toplama aşamasıdır. Düzenli takiplerinizin tamamı bu kadar detaylı geçmeyecektir. Hekiminiz sizinle ilk tanıştığında bundan sonraki tedavi basamaklarını inşa edeceği temeli atabilmek adına genel bir tarama yapacaktır.
Hekiminiz bundan sonraki en yakın sırdaşınız olacaktır. Hekiminizle konuşmaktan ve soru sormaktan asla çekinmeyin. Hekiminizi ne kadar doğru bilgilendirirseniz, tedaviniz o kadar doğru şekillenecektir. Unutmayın hekiminizle paylaştığınız hiçbir bilgi 3. kişi ve kurumlara gönderilmemekte yalnızca hekiminizde kalmaktadır.
Günlük yoğunluk içerisinde hekiminiz size yeterli zaman ayırmıyormuş hissine kapılabilir, ya da hekiminizin sizinle özel ilgilenmediğini düşünebilirsiniz. Öncelikle HIV ile yaşayan bir birey olarak özel ilgi gerektiren bir durumunuz söz konusu olmadığını bilmelisiniz. Hekiminizin size tıbbi olarak göstermesi gereken ilgi yeterlidir. Enfeksiyonun nadir olduğu, çok kırılgan ve hassas bir hastalığa sahip olduğunuzu düşünmenize gerek yok. HIV enfeksiyonu tıbbi olarak çok özel sıra dışı bir sağlık durumu değildir. Tedavinizin şekillendiği ilk dönemlerde enfeksiyona dair bu tür düşünceler yüzünden bir çok şeye karşı alıngan olabilirsiniz. Kendinize normalleşmek için zaman verin.